BCG tedavisi nedir?
BCG kas tabakasını tutmamış mesane (idrar kesesi) kanserinin tedavisinde en sık kullanılan ilaçtır. Mesane içindeki bağışıklık sistemini uyararak etkisini gösterir. Uyarılan bağışıklık sistemi, mesane kanseri tanır ve yok eder. Bu şekilde, mesane kanserinin tekrarlamasını ve kanserin mesanenin daha derin tabakalarına ilerlemesini engeller.
BCG tedavisi nasıl yapılmaktadır?
BCG’nin etki etmesi için mesaneye doğrudan temas etmesi gerekir. Bu nedenle ilaç mesane içerisine ince bir sonda yardımı ile verilmektedir. Kuru halde gelen BCG, serum fizyolojik ile sulandırılır ve toplam 50 cc hacimde mesane içerisine verilir. Hasta bu tedavi sıvısını 2 saat süre ile mesanesinde tutar, idrarını yapmaz. Bu sırada BCG’nin mesanenin her tarafına temas etmesi için hastadan uygun bir ortamda, sırt üstü, yüz üstü, sol yan ve sağ yan yatması istenir. BCG tedavisinden önce su alımı kısıtlanmalı ve böylece ilacın mesanede kaldığı süre boyunca seyrelmesi engellenmelidir. Bunun yanında idrar söktürücü etkisi olduğu için kahve de içilmemelidir.
BCG tedavisinin yapılmaması gereken durumlar nelerdir?
Hastada bağışıklık sistemini baskılayan başka bir hastalığının bulunması halinde BCG yerine intra- vezikal kemoterapi gibi başka tedavi yöntemlerinin düşünülmesi gerekmektedir. Bunun haricinde hastada idrar yolu enfeksiyonu varlığında BCG tedavisi bu enfeksiyonun etkili şekilde tedavisinin sonrasına bırakılır.
BCG tedavisi hangi sıklıkla uygulanır?
BCG tedavisi kararı verildikten sonra hastanın tedavisi 6 hafta sürecek olan başlangıç (indüksiy- on) tedavisi olarak BCG uygulaması haftada bir gün yapılır. Hastanın sonraki tedavisi hastanın risk grubuna göre değişmektedir. Mesane kanserinde düşük risk grubundakilere BCG tedavisi yapılmazken, orta risk grubundakilere 1 yıl süre ile, yüksek risk grubundakilere ise 2-3 yıl süre ile uygulanmaktadır. Tedavisi 1 yıl sürecek olan hasta- ların BCG uygulaması 3. ay, 6, ay ve 12. ay sistosko- pilerinden sonra birer hafta arayla yapılan 3’er dozdan oluşmaktadır. Üç yıl süre ile tedavi alacak hastaların tedavisi ise; 3. ay, 6, ay, 12. ay, 18. ay, 24. ay 30. ay ve 36. ay sistoskopilerinden sonra birer hafta arayla yapılan 3’er dozdan oluşmaktadır. Yüksek riskli hastalıkta 24. ay 30. ay ve 36. ay tedavilerini karşılaştıran çalışma bulunmadığı için Uropark hekimleri 30 ve 36 ay BCG tedavisinin yapılıp yapılmaması gerektiğine, hastada görülen yan etkilere göre karar verilmesini önermektedir. Her BCG uygulamasına genel olarak hastaya yapılan sistoskopilerden sonra 1 hafta içerisinde başlan- maktadır. Bu protokollerle ilgili detayları hastaya özel doldurulan Kasa Invaze Olmayan Mesane Kanseri Hasta Takip Kartı’nda bulabilirsiniz.
BCG tedavisinin yan etkiler nelerdir?
BCG tedavisinin en sık görülen yan etkisi, nezle benzeri bir duruma neden olmasıdır. Buna bağlı olarak ateş, üşüme, titreme, yorgunluk ve eklem ağrısı olabilir. Bu yan etkiler genellikle, BCG uygu- landıktan sonra 2-3 gün içerisinde kendiliğinden geçer. Bunun yanında BCG tedavisi mesanede bağışıklık sistemini uyaran bir yangı (inflamasyon) durumu yarattığı için, idrar yaparken yanma ve sık tuvalete gitme isteği görülebilir. Bu duruma geçici kan gelmesi de eşlik edebilir. Çok nadir olmakla birlikte, hastalarda BCG’nin kan yolu ile yayılmasına bağlı olarak ciddi enfeksiyonlar (BCG sepsisi) meydana gelebilir. Bu durumun önemli bir bulgusu, ateş düşürücülere cevap vermeyen yüksek ateştir. Böyle bir durum varlığın- da lütfen Uropark ile temas kurunuz.
BCG’nin yan etkisi görüldüğünde hangi tedaviler verilebilir?
BCG tedavisinin yan etkisi görüldüğünde hastaya BCG’nin alternatifi olarak yine mesane içerisine başta “mitomycin C” olmak bazı kemoterapi ilaçları verilebilir. Bu ilaçlar var olan tümör hücrelerine doğrudan etki ederler. Bu ilaçlar da BCG teda visinde olduğu gibi belli protokoller çerçevesinde uygulanır. Tedavi süresi nadir durumda 1 yildan fazla bir süreye uzar.
BCG tedavisinden sonra nelere dikkat edilmelidir?
BCG kullanılan zayıflatılmış bir tüberküloz basili (mycobacterium bovis Bacillus Calmette Guerin [BCG])’dir. Verem aşısı olarak da kullanılan bu mikrop insandan insana geçebilir. Bu nedenle BCG’yi içeren idrar yapıldıktan sonra şu konulara dikkat edilmelidir.
1-BCG’nin mesaneden temizlenebilmesi için fazla miktarda su içilmelidir,
2-İdrar yaparken, etrafa sıçratmamaya dikkat edilmelidir. Bu amaçla idrar oturarak da yapılabilir.
3-İdrarın sıçradığı yerler çamaşır suyu ile silin- melidir. Ayrıca BCG tedavisini içeren idrar yapıldığında, tuvalete sulandırılmamış çamaşır suyu dökülmeli (2 kapak) ve sifon 15 dakika sonra çekilmelidir.
4-BCG’yi içeren idrar yapıldıktan sonra, eller iyice en az 3 dakika sureyle yıkanmalıdır. Bu dört madde BCG uygulaması sonrası 6 saat için geçerlidir.
5-BCG tedavisinden sonra 48 saat cinsel ilişkiye girilmemeli ve 1 hafta süreyle cinsel ilişki sırasında prezervatif (kondom) kullanılmalıdır,
6-BCG tedavisi alan kadın hasta lar tedavi bitime kadar hamile kalmamaya dikkat etmeli ve bebek emzirmemelidir.