Ameliyat robotu nedir?
Robotik cerrahi içinde bulunduğumuz yüzyılın başından beri tip alanında sağlanan en önemli yeniliklerden birisidir. Bunun temelini de ameliyat robotları oluşturmakta ve bu konudaki en ileri teknoloji de Da Vinci robotik sisteminde bulunmaktadır. Bu sistemde günümüzde tüm dünyada 8,5 milyon ameliyat yapılmıştır. Bu teknolojide ameliyatlar tecrübeli cerrahların yönlendirdiği el hareketlerini taklit edebilen robotik kollar aracılığı ile yapılmaktadır. Robotik cerrahi de laparoskopik cerrahi gibi kapalı bir ameliyat tekniği olup, ameliyat laparoskopik cerrahide olduğu gibi küçük kesilerle karına yerleştirilen “port” denilen kanallar aracılığı ile yapılmaktadır.
Da Vinci Robotu hangi kısımlardan oluşmaktadır?
Da Vinci sistemi cerrah konsolu, hasta konsolu ve monitör olmak üzere 3 kısımdan oluşmaktadır. Cerrah konsolu, cerrahın 3 boyutlu olarak operasyon sahasını gördüğü ve aynı zamanda robotik kolları yönlendirdiği kısımdır. Hasta konsolu ise robotik kolları içerir ve kollar hastanın içerisinde cerrahın kontrolündedir. Son kısım olan monitör kısmında hasta başında olan ikinci cerrah, monitör aracılığı ile operasyon sahasını görür ve konsol başındaki cerraha yardım eder.
Robotik cerrahinin ne gibi avantajları bulunmaktadır?
Cerrah, konsolda operasyon sahasını 3 boyutlu ve büyütülmüş olarak görebilmekte ve böylectu dokuları çok daha yakın ve net olarak değerlendirebilmektedir.
Robotun kolları mafsallı olup (endowrist teknolojisi), cerrahın konsolda yaptığı el bileği ve parmak hareketlerini titremeden eş zamanlı olarak hasta üzerinde uygulayabilmektedir . Böylece özellikle dokuların anatomik planlarından ayrıştırılması ve damarsal yapıların daha doğru açılarla bağlanması sağlanabilir. Sonuçta kanama miktarı çok düşüktür.
Robotik cerrahi Üroloji’de hangi ameliyat tekniklerinde kullanılmaktadır?
1: Radikal prostatektomi: Robotik cerrahinin Ürolojide en sık kullanıldığı cerrahi prostat kanserine yönelik olarak yapılan “radikal pros- tatektomi” ‘dir. Bu ameliyatta robotik kollar derinde ve dar bir alanda yerleşmiş olan prosta- ta rahat şekilde ulaşmakta ve 3 boyutlu ve büyütülmüş görüntünün verdiği kolaylıkla özellikle idrar tutmayı ve penisin sertleşmesini sağlayan anatomik yapıların korunmasına olumlu katkıda bulunmaktadır. Bu ameliyat özelinde robotik cerrahinin açık tekniğe göre en önemli avantajı robotik teknikte idrarı tam olarak tutma için geçen zamanın daha kısa olması ve kan kaybının daha az olmasıdır. Parsiyel nefrektomi: Belirli boyuttaki böbrek kanserlerinde böbreğin korunması amacıyla yalnızca kanserli kısmın alınması ameliyatıdır. Bu teknikte böbreğin damarları sınırlı bir süre için kapatıldıktan ve böbreğin kanlanması durdurulduktan sonra, böbreğin kanserli kısmı robotik makasla kesilerek çıkarılır. Daha sonra kanserli dokunun çıkarıldığı zemin robotik iğne tutucular yardımı ile idrar sızdırmayacak şekilde dikilir. Son olarak böbreğin damarları açılır ve böbrek kanama açısından kontrol edilir.
2:Piyeloplasti: Bu ameliyat böbrekten çıkan idrar yolundaki darlığın tedavisi amacı ile yapılmaktadır. Dar kısım kesilip çıkarıldıktan sonra idrar yolunun her iki ucu dikişlerle idrar sızdırmaz olarak birleştirilmektedir. Bu ameli yatta da Da Vinci robotunun dikiş atmadaki yukarıda bahsedilen üstünlüğü cerrahın ve dolayısıyla hastanın işini kolaylaştırmaktadır.
3:Retroperitoneal lenf nodu diseksiyonu: Karında testis kanseri nedeniyle büyümüş lenf bezleri bulunan hastalara, kemoterapi sonrasında arta kalan lenf bezlerinin çıkarılması amacıyla bu ameliyat gerekli olabilmektedir. Büyük damarlar etrafında yerleşmiş olan bu oluşumların çıkarılması ince bir cerrahi teknik gerektirmektedir. Da Vinci robotunun özellikle büyütme ile birlikte olan 3 boyutlu görüntüsü burada oldukça işe yaramaktadır.
En sık olarak robotik cerrahinin uygulandığı bu cerrahilerin yanında mesane kanserinde mesanenin alınması için yapılan radikal sistektomi, böbrek üstü bezi cerrahilerinde ve daha pek çok Ürolojik cerrahide kullanılmaktadır.